Zor Dönemlerde Çalışanların Bağlılığını Korumanın Anahtarları
Kıdemli Danışman Ortak Chris Edmond’un dile getirdiği gibi : “Liderler daha az işgücü ile aynı verimliliği ve hizmet düzeyini sağlamaya çalışıyorlar. Dolayısıyla bağlı çalışanlar daha fazla iş yükü ve daha fazla stres ile yüz yüze kalıyorlar. Ekonomik durgunluk döneminde yapılan birçok araştırmaya göre çalışanlar kurumlarının kendilerine bu dönemlerde itibarlı bir şekilde davranmadıklarını söylemektedir. İşgücünde azaltıma gitmek için feshedilen iş sözleşmelerinin yanı sıra performans zamlarında ortaya çıkan düşme nedeni ile pek çok çalışan, ekonomi düzeldiğinde kendilerine başka bir kurumda iş arayacaklarını dile getirmektedir.”
Daha da kötüsü, çalışanlar kurumun “adil” davranıp davranmadığını sorgulamaya başladığında tutum ve moral konuları gün ışığına çıkacaktır. Bu daha çok yetki/hak zihniyeti ile ortaya çıkmakta olan pek çok kurumun yaşadığı bir durumdur.
Yöneticiler, çalışanların yetki/hak ile ilgili zihniyetinden yakınırken, çalışanlar da işin veriliş biçimi, yönetimi ve ödüllendirilmesi ile ilgili olarak algıladıkları adaletsizliğe işaret etmektedirler. Kurumlar çalışanların durumun üstesinden gelmesini bekleyebilirler ancak ilk adımı genellikle yöneticilerin atması gerekir.
Edmonds liderlerin hayatta kalma zihniyetinden çıkarak güçlü ve gelişen bir yapıya ulaşabilmeleri için bazı önerilerde bulunuyor:
- Stratejiye yeniden odaklanın. Ana kurumsal hedefleri tanımlayarak bölüm, takım ve bireysel hedefleri genel stratejiyle ilişkilendirin.
- Çalışanlarınızı işin içine katın ve becerilerini iyi değerlendirin. Pozitif yaklaşım uygulayın. Hatalardan kaçınan savunma duruşunuzu bırakarak daha pozitif bir şekilde güçlü yönleri ve olasılıkları bulmaya çalışın.
- Destek olun ve hizmet edin. Kendinizi, “baş denetleyici” yerine “engelleri ortadan kaldırma müdürü” olarak görün. Çalışanlarınızın, çalışma planlarını onlara müdahale etmeden uygulayabilmelerini sağlayın.