Çalışanın Başarılı Olmadığına İşaret Eden 9 Uyarı Sinyali
“Çok üzgünüm ama artık yollarımızı ayırmamız gerekiyor.”
Karşı taraf için bu sözleri duymak karnına bir yumruk yemiş gibi hissettirir. Kötü haberi veren lider için de pek farklı değil aslında; bu zorlu görüşmeye kadar geçen uykusuz geceler ile sıkıntılı gergin bir süreç.
Hiçbir lider, çalışanının bir görevde başarısız olduğunu görmek istemez. İşe alım sürecinin başlamasından itibaren; iş görüşmeleri, işe alma ve eğitim süreçlerinde hedefimiz çalışanlarımızı başarı için hazırlamaktır. Organizasyona yeni kişilerin getirilmesi ve onların tam kapasite üretkenlikle çalışmalarını sağlamak inanılmaz zaman, enerji ve masraf gerektiriyor. Dolayısıyla çalışanın başarılı olduğunu görmek herkesin istediği bir şey. Fakat buna rağmen, sebep ne olursa olsun hepimizin bildiği gibi öyle durumlar oluyor ki; çalışan işinde zorlanıyor ve bunu tersine çevirmek için de yapabilecek pek bir şey varmış gibi görünmüyor.
Yakın zamanda çalışanın işine son verme konusunda bilgi almak için bir grup İK profesyoneli ve bölüm müdürü ile bir araya geldim. Elimizdeki vakaları incelediğimizde çalışanların yetersiz olduğunu ortaya koyan dokuz uyarı sinyali belirledik. Aslında, çalışanın durumuna ilişkin bu sinyaller erkenden fark edilebilse ve işi sonlandırma kararı erkenden verilebilse hem insanlar baş ağrılarından hem de kurum birçok masraftan kurtulur. Bu sinyallerden her biri kendi başına bile bir işaret iken, hepsi bir araya geldiğinde ise elinizde patlamaya hazır bir bomba var olduğunu söylemek mümkün!
Bir Çalışanın Başarılı Olmadığına İşaret Eden Dokuz Uyarı Sinyali
- Manzara değişince işler düzelmiyor – Belki sorun patronuyla ya da eş düzeyleriyle olan iletişiminde, ya da işin doğası değişti ve çalışan da en iyisini sergilemekte zorlanıyor. Sebep her ne olursa olsun, çalışanı başka bir pozisyon veya bölüme göndermek belki bir çözüm olabilir. Bunu kendim daha önce yaptım ve işe de yaradı. Fakat birine manzara değişikliği sağlayarak bir şans daha veriyorsanız ve bu da işe yaramıyorsa bu kaygılanmanız gerektiğini gösterir. Muhtemelen problem manzara değil.
- O çalışanın etrafında ince buz üzerinde yürüyormuş gibi hissediyorsunuz – Hepimizin kişisel tuhaflıkları vardır ama bazı insanlarla çalışmak diğerlerine göre daha zordur. Bir çalışan, takımın moral ve üretkenliğini zehirliyorsa ve herkes gazabına uğramak korkusuyla etrafında ince buzda yürüyormuş gibi hissediyorsa çok ciddi bir problem ile karşı karşıyasınız demektir. Bu zehirli ve ön görülemez çalışanın yıkıcı etkisini küçümsemeyin.
- Duygusal istikrarsızlık – Olgun bir yetişkin olmanın bir parçası da duygularını kontrol edebilmektir ve profesyonel iş ortamında bu çok önemlidir. İşinde ve başkaları ile olan ilişkilerinde duygusal değişimler gösteren bir çalışanınız varsa onunla ilgilenirken, uygun hukuki ve etik yönergeleri izleyerek gerekli desteği almalarını sağlamalısınız. Olayı anın sıcaklığına veya işin stresine vererek veya “Tipik Joe işte” gibi bahaneler bularak bu olguyu görmezden gelmemelisiniz.
- Kurum kültürüne uymakta zorlanma – Başarısız bir çalışanın belki de en erken işaretlerinden biri de kurum kültürüne uyum sağlamakta belirgin şekilde zorluk çekmesidir. Her yeni çalışan için doğal bir geçiş aşaması vardır fakat devamlı olarak kurumun işleyişi ile ilgili olumsuz yorumlar yapıyor, liderliği eleştiriyor ya da diğerleri ile sağlam ilişkiler geliştirmiyor ve takımın bir parçası haline gelmiyorsa kafanızda çoktan uyarı zilleri çalmalı.
- Başkalarını suçlar, bahaneler üretir ve otoriteye meydan okur – sivil savunma durumlarında kullanılan hava saldırısı sirenlerinin inanılmaz yüksek sesini bilir misiniz? Eğer başkalarını suçlama ve kötü performansı için bahaneler üreten ve bunu devamlı yapan bir çalışanınız varsa duymanız gereken ses bu. Başarısız çalışanlar genellikle yöneticisini “Bunu şöyle yapmalıydınız…” ya da “Problemi doğru teşhis etmediniz…” ya da o anda konu her ne ise bunlar gibi şeyler söyleyip suçlayarak otoriteye meydan okurlar. Her zaman bir şekilde drama yaşıyor gibi görünen bir çalışanınız varsa kendinize bir sorun: “Bu durumlardaki müşterek payda nedir (ya da daha doğru bir deyişle kimdir)?”
- Gerçeği çarpıtır veya manipüle eder – Gerçeği manipüle etmekte ya da çarpıtmakta çok başarılı bir sürü çalışanla uğraştım. Bulundukları zor durum ne olursa olsun, gerçeğin bir kısmını alıp ona tutunur, dahil oldukları kısmı meşrulaştırıp mazeret yaratarak benim onların tarafını tutmamı sağlarlardı. Anladım ki; bu tür manipülatif insanlarla uğraşırken durumu önceden sezmeli ve yaklaşımınızda da tutarlı olmalısınız. Ayrıca etkileşimlerinizi kayda geçirmelisiniz ki elinizde işe son verme kararınızı destekleyecek yeteri kadar veriniz olsun.
- Performansta görünmeyen boşluklar – En zorlayıcı durumlardan biri de çalışanın dışarıdan iyi performans gösterdiği şeklinde görülmesidir. Fakat incelediğinizde arka planda performansında bazı boşluklar olduğunu görürsünüz. Belki yaptığı işin baştan savma olması, doğru prosedürleri izlememesi ya da daha kötüsü bilerek aldatıcı veya etik olmayan şekilde davranması. Dikkatli olun, bazı şeyler her zaman göründükleri gibi değillerdir.
- Bozulmuş ilişkiler silsilesi – Çalışanlar iş arkadaşlarıyla tabii ki en iyi arkadaş olmak zorunda değiller fakat başkalarına saygı göstermeli ve birlikte çalışabilmeliler. Bir kişi işinin gerektirdiği görevleri yerine getirmekte yüksek performans sergiliyor olabilir, ancak başkalarıyla iyi geçinemiyor ve iş arkadaşlarıyla sorunlu ve zarar verici ilişkileri varsa önünde sonunda bir noktada katkıları, verdiği zararlar ve yarattığı dramanın gerisinde kalacak.
- Pasif-agresif davranış – Hafif iğneleyici ve hassas konulu e-postaların sonlarındaki gülen yüzlü emojileri bilirsiniz. Gönderenin sahte esprisine saklamaya çalıştığı eleştiri, klasik bir pasif-agresif davranış örneğidir. Bu durumun gerçekten de zehirlidir ve idaresi zordur çünkü kişi kendini bir çok yönden zararsız gösterir. İmalı şakalar, geciktirme, somurtkanlık, aksilik, alınganlık ve görevlerin takibinde kastî veya tekrarlanan başarısızlıklar pasif-agresif davranışın tüm işaretleridir. Dikkatli olun, hem de çok.
Bir liderin bir numaralı görevi çalışanlarının başarılı olması için yardımcı olmaktır. Bir çalışanın işine son verilmeden önce lider, aynaya bakabilmeli ve çalışanın başarılı olması için mümkün olan her şeyin yapıldığını dürüstçe söyleyebilmelidir. Bu dokuz uyarı sinyali, bir lider olarak sizlerin sorunlu çalışanı fark edebilmenizi sağlamak için yol gösterici olacağını umuyorum.