Geleceğinizi Resmedin
İlgi uyandıran ve sizi harekete geçmeye teşvik eden kişisel vizyonun üç parçası vardır: hayat amacınız, geleceğe ilişkin resminiz ve değerleriniz. Son yazımda hayat amacınızı yazmanız için dört aşamalı bir süreci ayrıntılarıyla paylaşmıştım.
Bu vizyonu yaratmanın ikinci bölümü, geleceğe ilişkin resminizi çizmektir. Hayatınızın geri kalanını nasıl yaşamak ve nasıl hatırlanmak istediğinizi düşünmek için hiçbir zaman erken değildir. Eşim Margie ve ben, insanların geleceklerini resmetmeye yardım ederken farklı alıştırmalar kullanıyoruz.
Gelecekte Bir Cuma Günü Hayal Edin
Margie’nin en sevdiği sözlerden biri “Hedef, tamamlama tarihi olan bir rüyadır.” İletişim alanında doktorasını yaparken, bir ders veriyordu. Derste, insanların gelecek ilişkin hayallerini hedefe dönüştürmelerine yardım etmek için bir alıştırma yaptırıyordu. Bu alıştırmaya “Rüya Cuma Günüm,” adını vermişti.
10 yıl sonra bir Cuma günü olduğunu hayal edin. İş günü ama aynı zamanda da hafta sonunun başlangıcı. Aşağıdaki soruları yanıtlayan bir paragraf yazın.
- Nerede ve kiminle yaşıyorsunuz?
- Gün boyunca, saat saat neler yapıyorsunuz? (Ne kadar fazla detay, o kadar iyi.)
- Nasıl hissediyorsunuz – entellektüel/zihinsel , duygusal, fiziksel ve ruhsal olarak?
İşte bu kadar! Bitirdikten sonra yazdıklarınızı bir okuyun. Sizi şaşırtabilir!
Margie bu alıştırmayı bulduğunda ikimizin de gelecekteki Cuma’ya ilişkin paragraflarımızı ayrı ayrı yazmamızı ve sonra da birbirimizle paylaşmamızı önerdi. Paragraflarımızı karşılaştırdığımızda ikimizin de su kenarında yaşamayı hayal etmekle kalmayıp kendi işimizi yapmanın hayalini kurduğumuzu gördüğümüzde çok şaşırmıştık. Daha önce bu fikirlerimizi hiç paylaşmamıştık. Bunu San Diego’ya taşınıp kendi firmamızı kurmadan çok önce yaptığımızı da belirtmek isterim!
Kendi Ölüm İlanınızı Yazmak
Her ne kadar kulağa dehşet verici gelse de ben, kendi ölüm ilanınızı yazmanın da gelecek resminizi görmenize yardım edeceğine inanıyorum.
Bu fikir ilk kez dinamitin mucidi Alfred Nobel’in hayat hikayesini okuduğumda aklıma gelmişti. Alfred’in erkek kardeşi Ludvig Fransa’da ölmüş ve bir Fransız gazetesi de Ludvig yerine yanlışlıkla Alfred için bir ölüm ilanı yayımlamış. Sonuç olarak Alfred de kendi ölüm ilanını okumak gibi alışılmadık bir deneyim yaşamış. Korktuğu gibi, ilanın odak noktası icadı ile gelen yıkımlarmış. Alfred böyle anılacağını düşününce mahvolmuş. Yıkım değil, barış için anılmak istediğini fark etmiş. İşte bu nedenle, mal varlığının büyük kısmını Nobel Barış Ödülü’nü yaratmak için harcadığına inanılır.
Gelecekteki resminizi belirlemek için size, kendi ölüm ilanınızı yazmak gibi zorlu çalışma öneriyorum! (Son yazımda gördüğünüz gibi) hayat amacınızı yazmak kadar kolay olmadığı için bunun üzerinde biraz düşünmenizi, ve yazdıktan sonra da – tabi ki korkutmak için değil, geri bildirimlerini almak için – sevdikleriniz ile paylaşmanızı öneririm. Onlara sorun, “Beni böyle mi hatırlamak istersin?”
Size örnek olması açısından kendim için yazdığım ölüm ilanımı paylaşmak istiyorum. Bunu Margie ile ilk kez paylaştığımda biraz karanlık bulduğunu söylemişti. Sonra da bana yazmam konusunda yardım etti.
“Ken Blanchard, çok sevilen bir öğretmen ve örnek bir insandı. Liderlik, yönetim ve hayat üzerine olan kitapları ve konuşmaları kendisini ve başkalarını bu dünyada hizmet edilmek için değil, hizmet etmek için var olduğumuz gerçeğini anlamaya motive etti. Hayatta başarılı olma, anlam bulma ve teslimiyet arasında denge mücadelesi veren, çok sevilen bir oğul, kardeş, eş, baba, büyükbaba, amca, kuzen, arkadaş ve iş arkadaşıydı. Onu amacından uzaklaştırabilecek insan ve projelere nazik ve sevgiyle ‘hayır’ diyebilecek kadar kendiyle barışıktı. Her olayda olumluyu görebilecek kadar yüksek bir enerjiye sahipti. Ne olursa olsun, her şeyden bir ders veya mesaj çıkarabiliyordu. Ken Blanchard dürüstlüğe önem veren, yaptığıyla söylediği birbirini tutan, sıkı çalışmaya hazır 83 kiloluk bir golf makinesi gibiydi. O çok özlenecek çünkü nereye giderse gitsin her zaman dünyayı daha iyi bir yer haline getirdi.”
Tamam, kabul ediyorum, ölüm ilanımdaki bazı şeyler, henüz gerçekleşmemiş temenniler ve olmasını beklediğim sonuçlar. Mesela beni amacımdan uzaklaştıran insan ve projelere sevgiyle “hayır” diyebilmek. (Şimdiye kadar hiç kötü bir fikir duymadığım için pek hayır dediğim söylenemez!) sıkı çalışmaya hazır 83 kiloluk golf makinesine gelince, bu da devam eden uzun soluklu bir tutku!
Umarım siz de ölüm ilanınızı ve Gelecekte bir Cuma Gününüzü yazarken eğlenirsiniz. Gelecek hedefleriniz hakkında kafa yorarken belki kendiniz hakkında bazı gerçekleri fark edeceksiniz.
Bir sonraki sefer zorlayıcı bir kişisel vizyon yaratmanın son adımı hakkında yazacağım: kendi kişisel değerlerinizi belirlemek.
Ken Blanchard