İnovasyon Yapmaktan Çekinmeyin!
İnovasyon terimi hepimizin çok sık duyduğu popüler olmuş kurumsal kelimelerden biridir. Ancak üzerinde durulması gereken bir konudur; çünkü tıpkı oksijen gibi, inovasyon da işletmelerin hayatta kalması için gereklidir.
En basit ifadeyle inovasyon, bulunduğunuz alanda herkesle aynı şeyi yapmak yerine yeni bir yaklaşım benimsediğinizde gerçekleşir. Farklı olmaya cesaret etmenin ödülleri büyük olabilir. Örneğin, Spencer Johnson ve ben Bir Dakika Yöneticisi’ni (The One Minute Manager) yazdığımızda, yayıncılık alanındaki katı kuralları yıktık. İlk olarak, o dönemde yapılmayan bir şeyi, hikaye formunda kısa bir iş kitabı yazdık. İkincisi, kitap sadece 100 sayfaydı ki bu da 1980’lerdeki uzmanlara göre oldukça kısaydı. Üçüncüsü, kitap kısa olmasına rağmen fiyatını geleneksel ciltli kitaplarla aynı tuttuk.
Birçok yayıncı “Bu fiyata kimse böyle kısa bir kitap almaz!” dedi.
Ama bu yayıncılar yanılıyordu. Spencer ve ben TODAY Show’a çıktıktan sonra kitap hemen The New York Times‘ın en çok satanlar listesine girdi. İki yıl boyunca orada kaldı ve yayıncılık tarihinin en çok satan iş kitaplarından biri oldu. Yeniliklerimiz sadece işe yaramakla kalmadı, aynı zamanda yeni nesil iş dünyası yazarlarının da önünü açtı.
Kuruluşunuzun Geleceğine Yatırım Yapın
İnovasyon kolay değildir; düşünmek için zaman ayırmanız ve yaratıcı sürecin olgunlaşmasına izin vermeniz gerekir. Ayrıca yeni fikirlerinizi denemek ve test etmek için de zaman gerekir. Başkalarının yaptıklarını kopyalamak çok daha kolaydır; ancak yenilik yapmaya istekli değilseniz, modası geçmiş ürünlere, hizmetlere ve iş modellerine sahip olma riskiyle karşı karşıya kalırsınız.
Sunduklarınızı demode olmaktan korumanın bir yolu, organizasyon yapınıza inovasyonu yerleştirmektir. Size bir örnek vereyim.
Eşim Margie, 2000’li yılların başında şirketimizin başkanıyken, beş, on ve yirmi yıl sonraki trendleri inceleyen bir düşünce kuruluşu olan Gelecek Ofisi’ni kurdu. Bu grubun araştırmaları ve tavsiyeleri yıllar boyunca liderlik takımımıza rehberlik etti.
Gelecek Ofisi (şimdiki adıyla İnovasyon Laboratuvarı) sayesinde, COVID-19 salgını patlak verdiğinde şirketimiz bu duruma hazırlıklıydı. O zamana kadar çevrimiçi öğrenmeyi çoktan öngörmüş ve dijital teknolojilere yatırım yapmıştık. Ürünlerimizi ve hizmetlerimizi çevrimiçi olarak sunmak için harcadığımız tüm enerji, sınıf eğitimi virüs tarafından durdurulduğunda hayatta kalmamıza yardımcı oldu.
Liderlerin satış ve pazarlamaya çok fazla bütçe ve kaynak ayırma eğilimlerine dikkat etmeleri gerekir. Araştırma, geliştirme ve inovasyon için programınızda ve bütçenizde yer bırakmayı unutmayın. Bu faaliyetler kâr hanesini hemen artırmasa da, uzun vadede kuruluşunuzu yok olmaktan kurtarabilir.
İnovasyon Kültürünü Teşvik Edin
Dünyanın en başarılı şirketleri -Apple, Tesla, Amazon- inovasyon kültürünü teşvik ediyor. Yenilikçi bir kültürde liderler, sadece belirlenmiş birkaç kişiyi değil, herkesi yeni fikirlere katkıda bulunmaya teşvik eder.
Bir kişinin iş unvanı ne olursa olsun, onlar sadece bir çift “kiralanmış el” den daha fazlasıdır, onların da fikirleri vardır! Liderleri izin verse, insanların iş yerinde zeka, birikim ve fikirlerini kullanmaya hevesli olduklarını düşünüyorum.
En popüler sosyal medya paylaşımlarımdan biri, iş ceketi giymiş bir kadının yarış pistinde bir engeli aşarken çekilmiş bir fotoğrafıdır. Fotoğrafın altında “Zeki insanları işe alın, onları doğru şekilde eğitin, sonra da yollarından çekilin,” yazıyor. Sanırım bu yazı çok fazla kişinin canını sıktı çünkü liderler çoğu zaman insanların azim ve yaratıcılıklarından faydalanmıyorlar. İnsanların yeni ve daha iyi yaklaşımlar geliştirmesine imkan tanımayan kendi iş yapma biçimlerini dayatıyorlar.
Dünyanın en yenilikçi şirketinin (Apple) kurucusu Steve Jobs, “Zeki insanları işe alıp onlara ne yapmaları gerektiğini söylemek mantıklı değildir; biz zeki insanları işe alırız ki bize ne yapmamız gerektiğini söylesinler,” demiştir.
Bağlı çalışanınız size yeni bir fikirle geldiğinde, bunu memnuniyetle karşılayın. Riskleri ve ödülleri düşünmelerine yardımcı olun. Eğer inovasyona devam ederseniz, sonuçları ölçtüğünüzden emin olun. Fikir başarısız olsa bile, bu çabadan ne öğrenildiğine odaklanabilir ve yeni bir şey denediği için bağlı çalışanınızı alkışlayabilirsiniz.
İnovasyonu Sürekli Kılın
Hizmetiniz veya ürününüz ne kadar yenilikçi olursa olsun, onu taze ve güncel tutmadığınız sürece zaman onu tarihin çöplüğüne atacaktır. Bir Dakika Yöneticisi 1982 yılında yayınlandığında, insanlara liderlik etmenin en ileri noktasını temsil ediyordu. Ancak 2015 yılına gelindiğinde üçüncü sır olan Bir Dakika Uyarısı, 20. yüzyılın yukarıdan aşağıya yönetim tarzının bir kalıntısı haline geldi. Günümüzde liderliğin daha çok bir ortaklık olduğunu kabul eden Spencer Johnson ve ben, üçüncü sırrı Bir Dakikada Yeniden Yönlendirme olarak değiştirdik ve kitabı Yeni Bir Dakikalık Yönetici olarak yeniden yayınladık.
Bugün yaptığınız işe bir göz atın. Hangi ürünler, süreçler veya sistemler yeni bir yaklaşımdan fayda sağlayabilir? İnovasyon yapmaktan çekinmeyin.
Ken Blanchard
Ken Blanchard’ın “Don’t Hesitate to Innovate!” adlı makalesinin çevirisidir.