Öğrenilenlerin Kalıcı Olmasını Sağlamak
Araştırma sonuçları net: Hiçbir şey bir kurumun başarısını iyi eğitimli bir iş gücü kadar destekleyemez. Peki insanlar en iyi şekilde nasıl öğrenir? Aynı derecede önemli olan, insanları öğrendiklerini uygulamaya teşvik etmenin en iyi yolu nedir? Bu yazıda etkili öğrenmenin ve yeni öğrenilen becerilerin kalıcı olmasını sağlamanın üç anahtarını inceleyeceğim.
- Anahtar: Bağlama Oturtulmuş Öğrenme Yolculukları ile Aralıklı Tekrardan Yararlanın
Kurumların sıkça yaptığı bir hata, çalışanlarını kısa bir eğitime göndermek ve onların konuyu özümseyip davranışlarını buna göre değiştirmelerini beklemektir. Birkaç nedenden dolayı bu nadiren gerçekleşir. İlk olarak, yeni bilgilerin yerleşmesi için bir fırsatları olmaz. İkincisi, öğrenciler genellikle öğrenilen bilgi ile günlük olarak yaptıkları iş arasında bağlantı kuramazlar.
Araştırmalardan, insanların en iyi aralıklı tekrar yoluyla öğrendiğini biliyoruz; bu, insanları zaman içinde periyodik olarak bilgiye maruz bırakan bir tekniktir. İnsanları çok kısa bir zaman diliminde çok fazla içeriğe maruz bırakmak aşırı bilgi yüklemesine neden olur. Beyin, öğrenilenler üzerinde harekete geçmek bir yana, bunları özümseyemez bile.
Öğrenme yolculukları aşırı bilgi yüklemesiyle mücadele etmenin mükemmel bir yoludur. Öğrenmeyi bir dizi oturuma bölerek katılımcıların bilgiyi sindirmesi ve uygulaması mümkün olur. Örneğin, iki günlük bir eğitim yerine, bir öğrenme yolculuğu eğitimi haftalar hatta aylar boyunca verilen daha küçük bölümlere ayırır. Katılımcılar her hafta küçük bir çalışma yaparak bilgileri özümser ve yeni beceriler geliştirir.
Bağlama oturtulmuş bir öğrenme yolculuğu, öğrenmeyi tam anlamıyla bir çerçeveye yerleştirir: İçerik, katılımcının kurumunun kültürünü ve iş hedeflerini yansıtır. Bu, öğrenme deneyimini daha ilgi çekici hale getirir, çünkü katılımcılar öğrendikleri şeyle ilişki kurabilirler. İnsanlar öğrendikleri becerilerin günlük yaşamlarında nasıl uygulandığını ve neden önemli olduğunu görebilirler.
- Anahtar: Olumsuz Filtrelemeyle Mücadele Etmek için Olumlu Bir Çerçeve Sunun
Öğrenmenin önündeki en güçlü engellerden biri olumsuz bir zihniyettir. Ne yazık ki birçok insan yeni bilgileri kararsız, kapalı fikirli, yargılayıcı veya eleştirel bir filtreden geçirme alışkanlığına sahiptir. Yeni bilgileri göz ardı etme eğilimindedirler, bu da öğrenmelerini zayıflatır ve onları engeller.
Bağlama oturtulmuş bir öğrenme yolculuğu, eğitim için olumlu bir ortam yaratır. Deneyim sosyal, ilgi çekici, etkileşimli ve eğlenceli olduğundan, insanların olumsuz filtrelemelerini bırakmalarına yardımcı olur ve yaratıcılıklarını, hünerlerini ve becerikliliklerini ateşler.
Bağlama oturtulmuş bir öğrenme yolculuğu, bilgiyi insanların ilişki kurabileceği bir bağlama yerleştirir, böylece öğrendikleri şeyle ilgilenmeye ve heyecan duymaya başlarlar. Katılmak isterler, bu da öğrenmelerini pekiştirir. “ Harika, yine anlamsız bir eğitim daha” diye düşünmek yerine, “Vay canına, bu benim işime yarayacak” diye düşünerek katılım gösterirler.
- Anahtar: Bilgiyi Sonuçlara Dönüştürmek için Takibini Sağlayın
Öğrenmeyi kalıcı hale getirmenin üçüncü anahtarı tamamen takip etmekle ilgilidir.
Makale ve kitap okumak, podcast dinlemek ve seminerlere katılmak öğrenmenin ilk adımıdır. Ama bu işin kolay kısmıdır. Çoğumuz heyecan verici yeni bir fikir öğrenme, bu fikri hayatımızda uygulayacağımıza dair kendimize söz verme ve sonra hemen vazgeçme deneyimini yaşamışızdır. Aslında hiç öğrenmemişizdir, çünkü gerçek öğrenme davranışlarımızda bir değişiklik gerektirir.
Gerçek şu ki, artan bilgi tek başına değişime yol açmaz. Bu, eğitim programlarının genellikle başarısız olmasının yaygın bir nedenidir. İnsanların bildikleri (kitaplardan, ses kayıtlarından, videolardan ve seminerlerden edindikleri bilgiler) ile yaptıkları (bu bilgileri ne kadar az uyguladıkları ve kullandıkları) arasındaki uçurum o kadar ünlüdür ki bunun için özel bir terim vardır: öğrenme-yapma uçurumu.
Öğrenilenlerin kalıcı olmasını sağlamanın üçüncü anahtarı, öğrenme-yapma açığını kapatmak için tasarlanmıştır. İnsanlar eğitimden sonra da öğrenmeye ve desteklenmeye devam edebilecekleri bir ortama sahip değillerse dünyanın en iyi eğitimi de olsa bir faydası olmaz. Öğrenme bir takip planı içerdiğinde, eğitim kalıcı olur, işgücü güçlenir ve böylece de kurumun yatırımı boşa gitmemiş olur.
Bir takip planı olmadan, insanlar eski alışkanlıklarına geri dönme eğilimindedir. Davranış değişikliği için insanların bir yapıya, desteğe ve hesap verebilirliğe ihtiyacı vardır.
Yapı, destek ve hesap verebilirlik birçok şekilde olabilir. Örneğin, müşterilerimize çevrimiçi öğrenme platformumuz Blanchard Exchange’e bir yıl boyunca erişim hakkı veriyoruz, böylece öğrenme kaynaklarından yararlanmaya devam edebiliyorlar. En iyi sonuçlar için, yöneticilerle düzenli olarak bire bir toplantılar yapılmasını ve uygun olduğunda koçluk seansları düzenlenmesini de öneriyoruz.
Gerçek öğrenme, bilmekten yapmaya uzanan bir yolculuktur. Bu yolculuğu tamamlayanlar, sadece kurumları için değil, çevrelerindeki dünya için de büyük şeyler gerçekleştirme gücüne sahip olurlar. Öyleyse, hemen bugün öğrenmenize ivme kazandırmak için bu üç anahtarı kullanın!
Editörün Notu: Etkili öğrenme tasarımı hakkında daha fazla bilgi edinmek ister misiniz? Ücretsiz webinar etkinliğimizde 25 Eylül’de bize katılın. Blanchard çözüm mimarı April O’Malley, Etkili Öğrenme Yolculukları Tasarlama: Gerçek Değişim için Üç Strateji konusunda bir sunum yapacak.
Ken Blanchard
Ken Blanchard’ın “Making Learning Stick” adlı makalesinin çevirisidir.