Any Dumb-Ass Can Do It: Arkadaşım Garry Ridge’in Yeni Kitabı
Yakın arkadaşım Garry Ridge’in yeni bir kitabı çıktı: Any Dumb-Ass Can Do It: Learning Moments from an Everyday CEO of a Multibillion-Dollarlar Company. Şimdiden en çok satanlar listesine girmesine şaşırmadım, çünkü kitap bilgilendirici olduğu kadar okuması da eğlenceli. “Kraliçe Bile Tuvalete Gider” gibi bölümlerden Garry’nin kendini çok ciddiye almadığını anlayabilirsiniz. Yine de her bölüm, insanların başarılı olabileceği güvenli, destekleyici bir çalışma kültürü yaratma konusunda önemli bir mesaj içeriyor. Garry’nin de bildiği gibi, insanlar geliştikçe kârlılık da artar.
Kağıdımı İşaretlemeyin – A Almama Yardımcı Olun
Garry ile 20 yıldan uzun bir süre önce, eşim Margie ile birlikte San Diego Üniversitesi’nde verdiğimiz Master of Science in Executive Leadership (MSEL) yüksek lisans programına kaydolduğunda tanıştım. WD-40 Şirketi’nin başkanlığını devralmak üzere Avustralya’dan ABD’ye yeni gelmişti ve MSEL programımızın daha etkili bir lider olmasına yardımcı olacağını düşünüyordu.
Üniversite profesörlüğü yaptığım günlerde sene başında final sınavı sorularını nasıl verdiğimi ve final sınavından A alabilmeleri için tüm dönemi öğrencilere cevapları öğreterek geçirdiğimi anlattığımda Garry’nin kafasında bir ampul yanmış.
“Bunu iş dünyasında neden yapmıyoruz?” diye sordu. Yöneticilerin neden insanlara koçluk yapmak yerine kenara çekilip onları değerlendirdiğini anlamıyordu. Böylece, WD-40 Şirketi’nde çalışanları cezalandırmak yerine onlara koçluk yapan bir “Don’t Mark My Paper, Help Me Get an A (Kağıdımı İşaretlemeyin, A Almama Yardımcı Olun)” isminde performans değerlendirme sistemi kurdu. Sonuçlar muhteşemdi; şirketin yıllık satışları üç kattan fazla arttı. Garry ve ben bu konuda Helping People Win at Work adlı bir kitap bile yazdık.
Liderlik Gelişimine Yatırım Yapmak
Garry, Blanchard’ın onlarca yıldır öğrettiği liderlik uygulamalarına (güven oluşturup bireylere ve takımlara liderlik etmek için insanların kalbine odaklanan stratejiler) devam etti. WD-40 Şirketi’nin CEO’su olarak emekli olduğunda, şirketin değeri 3 milyar doların üzerindeydi ve ürünleri her kıtada 176 ülkede satılıyordu. Garry’nin Blanchard yönetim kurulunda görev yapması bizim için büyük bir şanstı; onun sayesinde birçok güçlü “öğrenme anı”ndan (daha iyi sonuçlara ulaşmamızı sağlayan o içgörü dolu anlardan) faydalandık.
Her zaman başarının sonuçlar ve ilişkilerle ilgili olduğunu söylemişimdir. Garry, halka açık bir şirketin liderinin çalışanlarına değer verirken nasıl başarılı olabileceğinin yaşayan bir örneğidir. Garry’nin dediği gibi, “Hissedarlarımı severim ama çalışanlarıma hizmet ederim. Çünkü insanlarıma hizmet edersem, onlar da müşterilerimi memnun eder; müşterilerim de sonunda hissedarlarımı memnun eder. Çeyrek dönem kâr hedeflerine körü körüne odaklanmak, bir şirketin uzun vadeli başarısını ölçmek için yetersizdir.”
Garry elbette aptal biri değil. Hatta Inc. dergisi onu dünyanın en çok hayranlık duyulan ilk 10 CEO’su arasında gösterdi. Kitabın ismini bu şekilde seçmesinin sebebi şu: bir lider olarak başarılı olmak için dahi olmanız ya da havalı bir diplomaya sahip olmanız gerekmiyor. Ancak öğrenmeye açık bir tevazunuz olmalı ve kurumunuzdaki insanları gerçekten önemsemelisiniz. İnsanlarınız geliştiğinde, onlar da şirketinize sadakatle bağlı hayran müşteriler yaratır; bu da güçlü bir mali tabloyu beraberinde getirir ve sonuçta hissedarları memnun eder. Eğer Garry aptalın tekiyse, iş dünyasında onun gibilere daha çok ihtiyacımız var!
Ken Blanchard
Ken Blanchard’ın yazılarının yer aldığı howwelead.org isimli blogsunda yayınlanan “Any Dumb-Ass Can Do It: A New Book by My Friend, Garry Ridge” başlıklı makalesinin çevirisidir.