Zam mı Yoksa Daha İyi Bir Yönetici mi?

“Çalışanlarıma, maaşlarına zam  almayı mı yoksa daha iyi bir yönetici olmamı istediklerini sorsam, ne derlerdi?”  diye kendinize sorun.

Büyük olasılıkla çalışanlarınızın zam almayı tercih edeceğini düşünüyosunuz. Sonuçta kim daha fazla para istemez ki?

Zam, gerçekten de insanların hesabına yansıyan elle tutulur bir fark yaratıyor. Ayrıca yöneticinizin bir lider olarak davranışlarında büyük değişimler olmasını da beklemiyorsunuz, değil mi? Dünyadaki en iyi lider olmayabilirsiniz ama sizden çok daha kötü öyle çok yönetici var ki! Doğal olarak çalışanlarınızın zam almayı tercih edeceğini düşünüyorsunuz değil mi?

Aslında yanılıyorsunuz. Yapılan bir araştırmaya göre çalışanların %65’i zam yapılmasındansa daha iyi bir lidere sahip olmayı tercih ediyor. Hadi bakalım, buna ne diyorsunuz?

Eğitimlerimizin çoğunda “en iyi lider” isimli bir alıştırmamız var. Katılımcılarımızdan en iyi liderlerinin özelliklerini bizimle paylaşmalarını istiyoruz. Aşağıdaki listede de gördüğünüz üzere bu özellikler aslında biraz çaba ve dikkatle geliştirilebilir hatta çok başarılı olunabilecek özellikler.

Benim en iyi liderim…

• Çok güvenilirdi – Bir yöneticiyi en iyi lider yapan temel özellik olarak da bahsedilen güvenilir olmak, etkin bir liderin en üstün özelliğidir. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki çalışanların yöneticilerine duyduğu güven çoksa, çalışanlar bir o kadar üretken, işine bağlı, yaratıcı, yenilikçi oluyor ve kuruma her açıdan daha fazla katkı sağlıyor.
• Bana inandı – En iyi liderler çalışanlarının yetenek ve potansiyellerine inanır ve güvenir. Kullandıkları kelimeler ve hareketleriyle karşısındaki kişiye duydukları inancı hissettirirler. Bu da takımda daha iyi olup beklentileri aşma konusunda kendilerine güven duymalarını sağlar.
• Saygı gösterdi – Kimse küçümsenmekten ya da kendisine “düşük seviyedeymiş” gibi davranılmasından hoşlanmaz. En iyi liderler, her insanın değerini görür ve insanları daha da geliştirmek için yollar arar.
• Beni dinledi –İyi bir dinleyici olmak hafife alınsa da aslında en güçlü liderlik becerilerindendir. İyi dinleyiciler karşısındakinin lafını bölmez, açığa kavuşturan sorular sorar, duyduğunu özetler, daha derine inmeye çalışırlar. Bununla birlikte sözel olarak dile getirilmeyene de dikkat ederler.
• Gelişmeme yardım etti – İnsanlar, gelişimlerine yardım eden yöneticiler ister. En iyi yöneticiler, liderliğin kendileri hakkında olmadığını bilirler. Liderlik, hizmet edilen insanlar ile ilgilidir. Çalışanları geliştikçe kurumu veya takımı daha iyi fırsatlar için bırakacak olsalar dahi gerçek liderler onların  gelişimine kendini adar.
• Beni kolladı – Sınıflarımızdaki katılımcılar genellikle en iyi yöneticilerinin hep yanlarında olduklarını ya da arkalarını kolladıklarını söylerler. Kurumsal hayatta yöneticinin, takımının çıkarlarını veya ihtiyaçlarını savunması gereken zamanlar olabilir. Burada kastedilen, onlar için en iyisini gönülden istemek ve bu inancınızı hayata geçirmek için de kendinizi adamaktır.
• Duyabileceğim şekilde bana geribildirim verdi – Kariyerim boyunca şunu öğrendim; insanlar performansları hakkında dürüst geribildirim almayı ister ve hakeder. İşin sırrı, geribildirimi verirken karşıdaki kişinin savunmaya geçmeden, içselleştirmeden; bunu daha iyi olabilmek için kullanmasını sağlayacak şekilde vermektir.
• İnsan olarak bana değer verdi – Klişe olmasına rağmen çok doğru bir söz var: “Onları ne kadar önemsediğinizi bilmeden, insanlar sizin ne kadar bildiğinizi önemsemez.” Çevredeki en yetkin yönetici olabilirsiniz fakat çalışanlarınız, kendilerini gerçekten bir insan olarak önemsemediğinizi hissediyorsa sizden güven ve bağlılıklarını esirgerler.
• İhtiyaçlarıma göre kullandığı liderlik stili değiştirdi – En iyi liderler; konu liderlik olduğunda bir stilin her durumda asla işe yaramadığını bilir. Her bir takım üyesi kendi hedef ve görevlerine göre farklı gelişim düzeylerinde olabilir. Bu yüzden de yönetici (uyguladığı) liderlik stilini çalışanının ihtiyacına göre değiştirmelidir. Yöneticiler SLII Lideri olmayı öğrenmelidir.
• Bana özerklik tanıdı – Kimse çok yakından idare edilmek istemez. Sürekli olarak çalışanlarınızın başında olmak ve onlara neyi nasıl ne zaman yapacaklarını söylemek, öğrenilmiş çaresizlik hissetmelerine yol açar. Çalışanların moral ve motivasyonunu azaltır. Aslında kafalarında işi bırakmış olmalarına rağmen işe gidip gelmeye devam eden bir zihniyete bürünürler. En iyi yöneticiler, çalışanlarının düzgün bir eğitim almasını sağlar. İşlerini yapabilmeleri için ihtiyaç duydukları kaynaklara ulaştıklarından emin olurlar. Sonra da önlerinden çekilir; gereken destek ve yönlendirmeyi sağlarken takımın işi yapmasına izin verir.

Çoğu yönetici, biraz gelişmenin faydalı olacağını itiraf etmek istemiyor.  Üstelik birçok kurum da kötü yönetime tolerans gösteriyor. (Ücretsiz araştırma: 7 Ways Poor Managers Are Costing Your Company Money). Oysa ki listeden de görebileceğiniz gibi iyi bir yönetici olmak çok da zor değil.

Yazar Hakkında

Randy Conley, The Ken Blanchard Companies’de Müşteri Hizmetleri Başkan Yardımcısı ve Güven Uygulama Yöneticisi olarak görev yapmaktadır.

https://resources.kenblanchard.com/blanchard-leaderchat/get-a-pay-raise-or-a-better-boss-survey-says