İş Hayatınızı Yeniden Canlandırmak için 5 Güçlü Soru
Covid-19 ile birlikte, evden çalışmaya uyum sağlamaya başlarken, öğrenmenin hayatımızda ne kadar büyük önem taşıdığını hatırladım. İster kişisel, ister profesyonel gelişim için olsun; öğrenmek, zihnimizi ve becerilerimizi diri ve canlı tutar. Can sıkıntısından kurtarmakla kalmaz, sıkıcı insanlar olmamıza da engel olur. Yaşlanmanın (ya da işimizde kıdemimizin artmasının) artıları olduğu gibi eksileri de var. Bir yandan geçmiş tecrübelere dayanarak günlük işleri, belgeleri ve kalıplaşmış işleri kolaylıkla tamamlayabilirsiniz. Ancak sürekli öğrenme olmazsa iş yerinde kişisel tatmin ve etkili olmak sorunu baş gösterir.
Yakın zamanda sosyal medya kanallarımda “Blanchard Campfire(Kamp Ateşi)” adını verdiğim eğlenceli bir etkileşim başlattım. Her Cuma günü bir soru sorup, yorumlar bölümünde bir tartışma başlatıyorum. Geçtiğimiz haftanın sorusu, “Covid-19 salgını sürecinde ne öğrendiniz,” idi.
Yanıtlar bana ilham verdi ve sürekli öğrenmenin eğlencesi ve öneminin üstünde durmamı sağladı. İşte öğrendiklerini söyleyenlerden bazılarının yanıtları şöyle:
“Onca yıl boyunca görmezden geldiğim birçok şeyi öğrenerek mevcut işime devam ediyorum.”
“Motivasyon ve tahammülün ne kadar önemli olduğunu öğrendim.”
“Hayat yavaşladığında, aileler daha güçlü hale geliyor.”
“İşteki pozisyonumu yeniden düşünüyorum.”
“Yeni bir dil öğreniyorum.”
“Video geliştirme becerilerimi güçlendiriyorum.”
“Geleceği şekillendirme üzerinde gerçekten de kontrolümüz olmadığını öğrendim. Bu yüzden de koşulsuz sevmeliyiz.”
“Online ders vermeyi öğreniyorum.”
Yakın zamanda güncellemesi yapılmamış bir bilgisayarda çalıştıysanız, bir süre sonra nasıl yavaşlayıp düzgün çalışmadığını görmüşsünüzdür. Aynı şey biz bireyler için de geçerli. Zaman zaman sistemi yeniden yükleyip yazılımı güncellemek gerekiyor ve bu salgın da bizim profesyonel yaşamlarımızı tazelemek ve yeniden ayarlamak için harika bir fırsat.
Yeniden yüklemenize yardım etmek için bu kısa testi hazırladım. Bunun için Mark Miller ile birlikte yazdığımız “Great Leaders GROW: Becoming a Leader for Life” kitabından faydalandım. Her bir soruyu okuyun ve hepsini dürüstçe evet veya hayır olarak yanıtlayın.
- Sektörüm hakkında güncel bilgilere sahip miyim?
- Bilgilerimi başkalarıyla da paylaşıyor muyum?
- Güçlü ve zayıf yönlerimi biliyor muyum?
- Alanımda bir mentöre sahip miyim?
- Bir kişisel gelişim planım var mı?
Eğer bu sorulardan herhangi birine hayır yanıtını verdiyseniz işte başlama noktanız! Örneğin, eğer o sektörde yeniyseniz ve son gelişmelerin gerisinde kaldıysanız aşağıdaki adımları atın:
- Bir hedef belirleyin: Sektörünüzün belirli bir alanında daha bilgili olmak için bir hedef belirleyin.
- Bir zaman sınırı belirleyin: Öğrenmenizi tamamlamak için bir zaman sınırı koyun. Eşim Margie’nin sık sık dediği gibi “Son tarihi olmayan bir hedef sadece bir hayaldir.”
- Harekete geçin: Hedefinizi gerçekleştirmek için harekete geçin. Bilgi açığınızı kapatmak için ilgili kitaplar ve makaleler okuyun, çevrimiçi kurslar ve dersler alın ve webinarlara katılın. İş vereninizin sağladığı herhangi bir eğitimsel fırsatı değerlendirin. Alanınızda bir mentör edinmenin önemini ise asla görmezden gelmeyin.
- Gelişiminizi ödüllendirin: Bir kitap, kurs ya da dersi bitirdiğinizde iyi hissettirecek şekilde kendinizi şımartın.
Bu süreci, testteki soruları 1’den 5’e kadar uygulayın ve hayır olarak yanıtladığınız soruları evete çevirin. Hepsini tamamladığınızda baştan başlayın ve hepsini yeniden yapın. Amacınız, öğrenme serüveninizde gelişmeye devam etmek.
Beklentilerinizi çok yüksek tutarak kendinizi başarısızlığa hazırlamayın. Unutmayın, mükemmellik en iyinin düşmanıdır! Bu yüzden hedefi tamamladığınızda değil, gelişim gösterdiğinizde kendinizi ödüllendirmenizi söylemiştim.
Yaptığınız mükemmel olmazsa kendinizi çok eleştirip yerin dibine sokmayın. Bir çocuğa “Lütfen bana bir bardak su getirebilir misin,” demeyi öğretmeyi istediğinizi düşünün. Su vermek için ilk seferde cümlenin tamamını söylemesini beklerseniz çocuk susuz kalacaktır! Bu yüzden de önce ”Su! Su” diyerek başlarsınız. Birden bir gün çocuk “Bbu” der ve sevinçten havalara uçar, çocuğu öpücüklere boğarsınız ve anneannesine telefonda ona “bbbu” dedirtmeye çalışırsınız. Sonuçta “su” değil ama yakın. Kendinize, bir çocuğa olabileceğiniz kadar şefkatle yaklaşın ve hedefiniz doğrultusunda çalışıp çaba sarf ederken mükemmelliğe ulaşmayı değil gelişiminizi takdir edin.
Brian Herbett, “Öğrenme kapasitesi bir hediye, öğrenebilme bir beceri, öğrenme isteği ise, bir seçimdir,” demiş. Bu yüzden de hemen bugün öğrenmeye başlayın, asla pişman olmayacaksınız!
The Ken Blanchard Companies resmi blog hesaplarından Ken Blanchard’ın makalelerinin yer aldığı howwelead.org isimli blog sayfasında https://howwelead.org/2020/04/15/5-powerful-questions-to-reboot-your-work-life/ linkinde bulunan “5 Powerful Questions to Reboot Your Work Life” isimli makalenin çevirisidir.